Bir haftadır aynı koltukta,aynı kitapta..

Üstelik ;


Hala aynı sayfada...

Cami Karşısı..

Aneyle gidiyoruz çarşıya saldık kendimizi bayırdan aşağıya kim kime dum duma yürüyoruz efem.
Derkene bir ev var yolun sonunda müstakil iki daire popişten birleşik onlardan boş olanının camına kartonları sokuşturmuşlar ateşe vermişler tutuşuyor..
Aney ani bir müdahale ile indiriyor kartonları yere üstüne basıyor söndürüyor az ilerde de evin sahibi hatun çamaşır asıyor bizim annecik yaklaşıyor hatuna ve
'' Az daha yanıyormuş eviniz bak yakmşlar kartonları söndürdüm zorla '' diyor hatun şöyle bir süzüyor bizi hani nerde diye bir refleks veriyor biz daireyi gösteriyoruz hatuna,hatun bakıyor ve
' hıııı e benim daire değilki ora '' diye bir cümle kuruyor ulen insanın yan dairede ki insanlara bu kadar mı garezi olur sanki o tutuşsa senin dairede tutuşmayacak gibilerinden bir monolog geçiriyorum içimden ben bunları düşünürkene hatunun karşıdaki çocukla (19 lu yaşlarda ) müthiş diyologunu duyup kopuyorum...

Hatun çocuğa seslenerek
'' Senmi yaktın len burayi?? '',
Çocuk '' yok yav temin biri geçiyodu o yakıverdi ''
Hatun '' he iyi oluvemiş tamam ''

Aneyi kolundan çekerek olay mekanından uzaklaştırıyorum..
Malum hatun manyak çıktı efem aman kaşa göze dikkat..

....

diyorum ki..

Sen

yada


ben..

Birbirmize gelene kadar başkaları gelir mi yanımıza..

Kolaymı sanıyorsun..
kolaysa yan o zaman.. Sebebim var biliyorsun ben seni


ARAYAMAM

Ps..
a wish for something more..

dmltzl

Var sayalım ki insan hayatı bir gökkuşağı ve ben bugün yedi rengin dışına çıkıp siyah olmayı seçiyorum.
Bugün tarladaki toprak olmak istiyorum buram buram alın teri kokan.
Tren garındaki bavul olmak istiyorum özlemden yıpranmış, tekerleri yaralanmış
Hafif meşrep bir kadın olmak istiyorum ruju taşmış ve göz makyajı umarsızca akmış.
Biraz da aşifteyim bugün saçımı savuruyorum aklımın rüzgarına.
Sevgilimin sevmediği yanıyım bugün ben, seveyim de değerlensin diye
Ya da değersiz birine verdiğim sonsuz değerim ki benden bir kısmı çıksın diye.

alıp alıp kenara koyduğum pazar bluzları
Okumayı planladığım ama kitaplığı doldurmakta kullandığım kitaplarım
Kıvırdığım sayfanın kat yeriyim bugün ben
Sınıf önüne sıkılan biber gazı
Olay yaratıp olayları örten bez parçası
Boş tutmaktan beyinleri saran örümcek ağlarıyım ben.

Sakız kokulu muhallebile serpilmiş bir parça fındıkçık
Onlarca çatal arasında aranılan tek bir bıçakken ele geçen kaşık
İstiyorum olmak Taksim meydanında sabaha karşı korku dolu bir ayık
Ne ayrılık ne birliktelik ama illede aşık..

Tavla..

Bay fotoğrafçıyla bir daha tavla oynamama sözü verdim içimden..
Bazı şeyler pahalıya patlıyor insana ( ouu... )



Seninle şöyle karşılıklı kahve eşliğinde oynayamadık ya..
Yada beytisine..
Onamı yansam bunamı yansam..

Sigaraya yeniden başladım.
Evet ben sözlerimi böyle anlarda tutamıyorum işte...

Kendime küfür edeceğim ama..
Kıyamıyorum lan aileme..

2 gün oldu daha hiç bir şey yemeyeli,sadece sigara ve kahve..
İştahım yok tokluk hissediyorum zaten. Yavrum Seval bu gün ne kadar uğraştı bir lokma olsun yedirebilmek için parası olmadığı halde canım benim..

Erdal bir şarkı çalmamı istedi o şarkıda takıldı dilime, kaç saattir söylüyorum bilmiyorum..

Yaşar Kurt - Alışamadım..

Geleceğe Dair Ne Varsa..

Kelebek kozayı bilmez ya.. Gerçekten bilmez..
Çıktığı anda kozadan bitmiştir onun için koza keyfi unutur kimdir nereden gelmiştir ne emeklerle örülmüştür daha ufacık bir tırtıl iken o koza..
Belki bizde değer bilmeyenlerdenizdir..
Kozadan çıktıktan sonra kozayı bilmeyen küçük renkleriyle meşrep kelebeklerdenizdir..
Kim bilir,belkide en bencilleri bizizdir..
Pek yorum kabiliyetim yok bu konuda,sallayabilirim anca dinlemek isterseniz.. Sayfalarca,saatlerce,satırlarca saçmalayabilirim size..
Sadece anlatmak istediklerim var..
Ona,bana,sana,bize dair bir şeyler adına..
Bencillik dedim de..
Bir insana yüz çevirmenin bencilliğini bir defa yaşadım aslında. Ben yaptım . Bilerek,düşünerek,kendimi haklı kılarak yaptım.
Vicdan azabı duydum elbette ama dedim ya sonunda hep kendimi haklı çıkardım..
Bunu bir kez daha yapamazdım..
Gerçekten..
Bu burnumdaki sızıyı bir kez daha dinleyemezdim,kedi yavrularını severek sevap işliyorum ayağına kendimi rahatlatamazdım.
Biliyorum bunu sana ben asla anlatamazdım,sende haklıydın,haklıydın elbet..
Hayat kısır bir döngü çıkmazlar dolu insanlar ve biz..
Bencildik birbirimize karşı,bencildik kozamızı bilmemekte..
Şimdi tüm iyi dileklerimi sana ithaf ediyorum ..
Şimdi hissettiğim müziği gerçekten çalmak istiyorum..
Şimdi hayatın o en can alıcı karesini ölümsüzleştirmek istiyorum..

Zaten birbirmize ayak bağıydık be bal..
Korkma,biraz burnumuz sızlar ağlamaktan sonra geçer gider işte..
Hayat bu.. Unutma bu turnike hep aynı yönde..

Atlatmak için çingene olmak lazım bu devirde..

Playist ; Collide..

....
'' seviyormusun aşk? ''
'' Bu gönül adam olmaz be bal.. Benden adam olmaz.. ''



Bir Hadis'e var..

Sana orospu çocuğu desem..
Ulan annenin ne günahı var.. Böyle bir it doğuracağını bilse girermiydi babanın altına ?

O.T.H

Ve gelin kuyruklu yıldızın sırrını çözmüştür,Lucas ona asla ait olmamış bir kitap gibidir..
O ne o romanı sahiplenebiliyor nede ondan vazgeçebiliyordur..
Ama bu kadar yaklaşmışken Lucas'ın hala ona ait olmadığını görmek..
Beklenildiği gibi.. Gelin nikahı terk eder..
Peyton ağlamaklı bir yüz ifadesiyle sevinmektedir..
Broke..
Tüm bunları önceden tahmin eden en sırdaş dosttur..
Yüzük düşer,kitap yırtılır..
Geriye Sadece Comet kalır..
o bir kuyruklu yıldızdır..
Lucas'ın Comet'dir..
Comet tüm bu düğünü mahveden bir maceradır..
Comet aslında sadece 60'lı yıllardan arda kalan Peyton'ın arabasıdır..

O.T.H..

Playist; Let me fall..

!


z a r a r s ı z ı m . .

İsmi lauzum değildir .

Kılım bu derse vallahi billahi kılım.
O tiz sesli,popişten bacaklı,belimden boylu,avuç kadar yüzlü taş imajlı hatuna kılım.
Her ders illa yanıma uğrayıp iş atmasına kılım
yeter ulen!
Hiçmi yüzüm gülmeyecek bu dersten!

ah benim kınalı başım,kara yazılı taşımm..
Ah benim gamlı kederim,bahtsız kaderim....
Abo..w.. !

:)

Pırıl pırıl bir güneş sağ yanağıma gülümsüyor..
Kıvırcık saçlarım güneşe rekabet edercesine gözlerim ışıl,ışıl!
Gülümsüyorum otobüs beklerken ..
Daniel Powter çalıyor huzurluyum,bahar havası..
Karşıdan o geçiyor,o sadece geçiyor.. Yüzüme bakıyor ama sadece bakıyor .
Daha fazla ne olabilirdi ki.
Ve ben selamlıyorum onhu nazikçe ..
O sadece bir dost eskilerde..



P.s;
You had a bad day.. nanınanınaaa....
13,30

Babam !

Arabayı adam gibi kullanmayanlara karşı babamın sözü

'' İncen arabadan koşcan bir anda alcan bunların anahtarını fırlatcan atcan çalılara sora arasın dursun ibnenin evladıı !

O bulana kadar anahtarı millet rahar eder adam gibi işler şu trafik ! ''

Bu duruma benim tepkim
- hohuhaaa...