Erdem..

An gelir yanınızda olanlardan,onların herhangi bir durumundan utanç duyarsınız kendinizce giyinişlerinden,sözlerinden yada davranışlarından..
O an o kişinin oracıkta yok olmasını diler kendinizi yerin dibine geçmiş sayarsınız o fevkalade görüntünüzle yanınıza yakıştıramazsınız..
Herkesin tattığı bir duygudur bu eminim..
Bencilliğimiz, kibirimiz karşımızdakinin insan olduğunu unutturur bize.
Oysa düşününce gözleriniz dolacak kadar utanırsınız kendinizden keşkelerin bini bin para..
Keşke olmasaydı güzel olurdu ama..
Oluyor işte,insanlık kanının son damlasına kadar kibirle dolu..
Sonra gün gelir o insan bir daha dönmemecesine çıkıp gider hayatınızdan.
Düşünürsünüz sonra..
Oysa o insan hiç gün yüzü görmemiş,sizin imkanlarınıza asla sahip olmamış,hayatının en güzel anları mahalle aralarında dolaşan ucuz dedikodulardan ibaret olan,özünde iyi dışında elinden geldiğince dik durmaya çalışandır..
Aslında siz neler kaybetmişsinizdir..
Tüm bunlar gerçekten burnunuzda sızı hissetmenize neden olan düşüncelerdir ve içinizi kemirir belki hiç söylemez hiç öyle bir duygu tatmadım der gerçeklerden bir adım daha kaçar yine kendi kendinizi yer bitirirsiniz..

Ben babannemden hiç utanmadım..
Bugün düşündüm uzun bir aradan sonra ilk defa onu güldüklerimizi,yemeklerimizi,bizi,ailemizi
son nefesini verdiği anı tattığı acıyı gün yüzü görmeyişini benim imkanlarıma asla sahip olamadığını kendi zamanına göre oluşan düşünce yapısını..
benim ucuz kızgınlığımı aslında ne kadar da yanlışlarla dolu olan düşüncelerimi..
Onun pilavı karıştırışını,mutfaktayken söylediği şarkıları,her malzemeden en güzel yemekleri çıkartışını ..

Haksızdım sonuna kadar.
Ben senin gibi düşünemezdim,yeni çağın jenarasyonuydum senin yaşadığın dönemi bilemezdim..
Çocukça problemlere takılırdı benim aklım ..
Sen giderken değil gittikten sonra anladık meğer yokluğunun ne denli büyük bir boşluk olduğunu..
dedemde bir mahsun şimdilerde bazen dikkat ediyorum da öylece sabit takılıyor bir noktaya,kim bilir o noktadan kaç tane yüzün geçiyordur biz desen ne aynı ne değişik sürekli bir koşturmaca içerisinde..
Çiçeklerinde yok artık bahçede zaten kim bakacaktı ki o kadar çiçeğe..
Kuşların yemlerinin de yerlerini değiştirmişler gelmez oldular eskisi gibi bahçeye.
Komik gelecek belki ama senin yan komşu bile gözleri dolu dolu anar oldu seni böylesi çok acı be babaanne..

Duygular sineye çekilince hissediyor insan acısını,ev bomboş kalınca..
Yada nerede yaşlı bir kadın görsem hissediyorum seni hatta inan böreklerin bile tadı yok sen gittin gideli..

İşte herkesin unutmaya yüz tuttuğu anda ben hatırlamaya başlıyorum seni..
Alışkanlıkların başladığı anda benimkiler hala teredütte..
Oradan bir yerden görüyorsan bizleri sigara içtiğimi de görmüş hatta uzun uzun söylenmişsindir
aslında ben bile bazen bundan şüphelenip bırakıyorum içmeyi ..

Acısıyla,tatlısıyla özledik seni..
Sen son bahçe fotoğrafında kal şimdi..

4 yorum:

Kurabiye Tayfası dedi ki...

canım başın sağolsun tekrar tekrar kolay olmuyor daha çok taze yılla rgeçtikçe insan daha kötü oluyor ama bak sen ne güzle bir insansın ne güzel bir torunsun ki yazabiliyorsun herşeyi ince ve güzel bir şekilde inan çok duygulandım samimiyim ..
Babannenin bir kere olsun okuma anlama fırsatı olsaydı bunları emin ol gurur duyardı seninle sen zaten gurur duyulmayacak bir insan değilsin ki o kadar düşüncelisin ki ne kadar kızarsan kız birisine yinede kendini suçlarsın içinde hep bilirim seni kırmak istemez kırdığında ise o pişmanlıkla kendini harap edersin güzel an babanneni gülümse anarken ki rahat etsin yerinde seni çok sveiyordur emin ol buna..

silentvocal dedi ki...

:) eyw. Kubi..

Kurabiye Tayfası dedi ki...

domuz o kadar övdüm snei insan bir iki lafda bana gönderir sende öylesin falan der en azından ama nerde sende o düşünce geri aldım tüm söylediklerimi ukelaa seni

silentvocal dedi ki...

bak silcem şimdi yorumlarını görceksin :D edebinle otur şu köşede yolarım